Stoacılık Nedir?
Stoacılık, kişisel bir ahlak felsefesi ve yaşamda pratik bilgeliği aramanın bir yöntemidir. Antik Stoacılar olaylara tepki vermediğimize inanırlardı; Onlar hakkındaki yargılarımıza karşılık veririz ve o yargılar bizimdir. Bize kontrolümüz dışında olan şeyler hakkında endişelenmememizi tavsiye ettiler, çünkü hayattaki her şey iki kategoriye ayrılabilir: elimizde olanlar ve elimizde olmayanlar. Stoacılık bir etik değil, mutluluğun paradoksal bir tarifidir. Stoacı korkuyu sağduyuya, acıyı dönüşüme, hatayı inisiyatife ve arzuyu girişime dönüştürür.
Stoik Felsefe Nedir?
Stoacılık, kişisel bir ahlak felsefesi ve yaşamda pratik bilgeliği aramanın bir yöntemidir. Akılcı ve sosyal varlıklar olarak işlev görmemize izin veren bir karakter durumu olan eudaimonia’ya ulaşmada erdemin önemini vurguluyor. Stoacılar olaylara tepki vermediğimize inanıyorlardı; Onlar hakkındaki yargılarımıza karşılık veririz ve o yargılar bizimdir.
Stoacılık MÖ 300 civarında başladı. e. MÖ 1. yüzyılda öğrencilerine Atina’da Stoa Poikile veya Boyalı Sundurma adı verilen halka açık bir yerde ders veren Citium’lu Zeno tarafından kuruldu. Bilgeliğe ve dışsal şeyler üzerinde öz kontrole değer veren Sokrates ve Kiniklerin öğretilerinden etkilenmişti. Zeno felsefesini üç bölüme ayırdı: fizik, mantık ve etik. Fizik, evrenin doğası ve onun akıl ve kader tarafından nasıl yönetildiğiyle ilgilenir. Mantık, düşünme ve akıl yürütme yöntemleriyle ilgilenir. Etik, bilgelik ve erdemin günlük yaşamdaki pratik uygulamasıyla ilgilidir. Yani bilim erdemlik üzerine inşa edilmelidir.
Stoacılığın temel fikri, insanlar için gerçekten iyi olan tek şeyin erdem, yani rasyonel ve sosyal doğamızın mükemmelliği olduğudur. Erdem dört ana erdemden oluşur: bilgelik, cesaret, adalet ve ılımlılık. Bilgelik, neyin iyi neyin kötü olduğunu yargılama ve ona göre hareket etme yeteneğidir. Cesaret, zorluklara ve tehlikelere güvenle ve sakince göğüs gerebilme yeteneğidir. Adalet, başkalarına adil ve tarafsız davranma yeteneğidir. Ölçülülük, aşırılıklardan ve kötü alışkanlıklardan kaçınmak için kişinin arzularını ve dürtülerini denetleme yeteneğidir.
Stoacılar, sağlık, zenginlik, zevk, şöhret ve hatta yaşam ve ölüm gibi diğer her şeyin kayıtsız olduğuna, yani bunların kendi içlerinde ne iyi ne de kötü olduğuna, yalnızca erdemin dayandığı malzeme olarak değere sahip olduğuna inanıyorlardı. Etki. Örneğin sağlık tek başına iyi değildir; hem iyi hem de kötü amaçlarla kullanılabilir. Aynı şekilde zenginlik de kendi başına kötü değildir ancak hem iyi hem de kötü amaçlarla kullanılabilir. Stoacılar bu kayıtsız şeylere takılıp kalmamamız ya da onlar için endişelenmememiz gerektiğini, onları oldukları gibi kabul etmemiz ve onları akıllıca ve erdemli bir şekilde kullanmamız gerektiğini öğrettiler.
Stoacılar ayrıca evrende olup biten her şeyin kader tarafından belirlendiğine ve her şeyin birbirine bağlı ve akıllı olduğuna inanıyorlardı. Evreni yaşayan bir organizma ve Tanrı’yı her şeye nüfuz eden ve yönlendiren akıllı bir prensip olarak görüyorlardı. İnsanları da evrensel doğanın bir parçası olarak görüyorlardı ve her insanın ilahi bir kıvılcımı ya da içsel rehberi vardı. Stoacılar doğayla uyum içinde yaşamamız gerektiğini ve içimizdeki rehberin, yani aklımızın peşinden gitmemiz gerektiğini öğretiyordu. Bu şekilde, doğaya ve erdeme uygun yaşamanın sonucu olan eudaimonia’ya, mutluluk durumuna veya insani gelişmeye ulaşabiliriz.
Stoacılar ayrıca Stoacı bir hayat yaşamak için meditasyon, iç gözlem, günlük tutma, okuma ve taklit gibi pratik tavsiyeler ve alıştırmalar da verdiler. Ayrıca bizi şükran, cömertlik, nezaket ve başkalarına hizmet etmeye ve zorlukların, zorlukların ve olumsuzlukların cesaret, sabır ve azimle üstesinden gelmeye teşvik ettiler. Stoacıların amacı sakin ve rasyonel bir zihin, güçlü ve erdemli bir karakter, huzurlu ve mutlu bir yaşam geliştirmekti. En ünlü Stoacılar arasında Stoacı felsefe ve uygulama üzerine etkili eserler yazan Seneca, Epiktetos ve Marcus Aurelius yer alır. Tarih boyunca pek çok düşünür ve akımı etkileyen Stoacılık, çağımızın sorunları ve belirsizlikleriyle başa çıkmanın bir yolu olarak modern zamanlarda da bir canlanma yaşamıştır.
Bu yazı wikipedia adresinden derlenmiştir.