Merkez Bankası’nın bağımsızlığı nedir? Bağımsızlık Neden önemlidir?
Merkez Bankası’nın bağımsızlığı, genellikle merkez bankasının, para politikasının kararları ve uygulanması için doğrudan politik baskılardan uzaklaşma yeteneğini ifade etmektedir. Bir başka deyişle, merkez bankası bağımsızlığı, esas olarak hükümet ve banka ilişkilerinin düzeyini ve biçimini ifade eden bir kavram olarak kabul edilir. Genel olarak, merkez bankasının bağımsızlığı, araç hedef bağımsızlığı olarak sınıflandırılır ve genel olarak araç bağımsızlığı.
Hedefin bağımsızlığı, merkez bankasının, hükümetin etkisi olmaksızın para politikasının nihai (birincil) amacını belirleyebileceği anlamına gelir.
Öte yandan, nihai amaç için sayısal amacı veya diğer detayları belirleme yetkisini ifade eden bağımsızlık hedefi, bağımsızlık amacının bir alt sınıfı olarak düşünülebilir. Taşıt bağımsızlığı, merkez bankasının nihai amacına ulaşmak için uygulayacağı politikayı ve hükümetin veya başka bir kurumun müdahalesi veya onayı olmadan kullanacağı araçları özgürce seçebileceği anlamına gelir.
Merkez bankası bağımsızlığının neden gerekli olduğunu tam olarak anlamak için bir toplum için fiyat istikrarının öneminin farkında olmak önemlidir. Yüksek ve kronik enflasyonun ekonomileri tahrip ettiği ve ülkemizde ve dünyada sadece ekonomik değerlerin değil, toplumsal değerlerin ve tarihin zarar gördüğü bir gerçektir. Tarihsel süreçten sonra fiyat istikrarı; Makroekonomik istikrar, sürdürülebilir büyüme ve istihdam artışı için bir ön koşul olarak kabul edilmektedir.
Ekonomilerde spontan bir sürecin sonunda fiyat istikrarı oluşmaz. Çeşitli eksojen şoklar bir kenara bırakıldığında, tüm ekonomilerde fiyat istikrarını tehdit eden iki ana faktör vardır. Siyasi karar vericilerin ekonomik faaliyeti hızlandırmak için yaratılan koşullar olmaksızın kapasite üzerinde çalışmaya zorlandıkları uzun vadeli bir durum değildir. İkincisi, hükümetlerin bütçe açıklarını merkez bankası kaynakları ile finanse etme konusunda zayıflıkları vardır. Her ne kadar bu büyümenin doğal sonucu kısa vadede büyüme ve istihdam artışı olsa da, uzun vadede yüksek enflasyon, düşük ve değişken büyüme ve işsizlik. Bu nedenle, fiyat istikrarı sadece uzun vadeli, istikrarlı ve istikrarlı politika uygulamalarının bir sonucu olarak elde edilebilir. Bununla birlikte, genel olarak, politik otoriteler, siyasetin doğası gereği, kısa vadeli bir bakış açısına sahip olma olasılıkları daha yüksek olabilir. Bu noktada enflasyonu kontrol etmek, fiyat istikrarını sağlamak, tam istihdam ve sürdürülebilir büyüme sağlamak için merkez bankaları uzun vadeyi hedeflemek amacıyla siyasi otoriteden bağımsız olarak görevlendirilmektedir. Bu bağımsız yapı; Merkez bankaları için fiyat istikrarını tehdit eden ve gerekli uyarıları yapan politikalar uygulamak için uygun bir ortam yaratır. Bu bağımsız yapı; Merkez bankaları için fiyat istikrarını tehdit eden ve gerekli uyarıları yapan politikalar uygulamak için uygun bir ortam yaratır. Bu bağımsız yapı; Merkez bankaları için fiyat istikrarını tehdit eden ve gerekli uyarıları yapan politikalar uygulamak için uygun bir ortam yaratır.
“Türkiye’nin Merkez Bankası bağımsız” olması neyi kastediyor?
“Merkez Bankası, bağımsız” olduğunu düşündüğünüz zaman Merkez Bankası’nı “tam bağımsız olduğu” anlaşılmalıdır. Merkez Bankası Kanununun 4. maddesi açıkça Bankanın öncelikli görevinin fiyat istikrarını sağlamak olduğunu belirtmektedir. Para politikasının temel amacı fiyat istikrarını sağlamak olduğundan TCMB’nin tarafsız nesnel bağımsızlığı bulunmamaktadır. Aynı maddeyi takiben, “Banka, fiyat istikrarını doğrudan belirlemek için Banka tarafından kullanılacak para politikası ve para politikası araçlarını belirlemektedir”. Bir başka deyişle Merkez Bankası, fiyat istikrarı hedefine ulaşmak için kullanacağı para politikasını ve para politikası araçlarını doğrudan belirleme gücüne sahiptir. Siyasi iktidar ve diğer etmenlerin dilediği şekilde yönlendirmesine karşı alınmış bir önlem olarak da algılanmalıdır.