Hamile olup olmadığını merak ediyor musun?
O halde vücudunuza yakından bakın! Bazen vücudunuzun size gönderdiği sinyalleri yorumlamak zordur, ancak hamileliğin ilk belirtilerini gösterdiğinden şüphelenirseniz, muhtemelen bunu doğrulamak isteyebilirsiniz. Semptomlardan birkaçını sıralarsak ve adet döneminiz geciktiyse, hamilelik testi yapmanın veya doktor randevusu almanın vakti gelmiş olabilir.
Hamile olup olmadığımı nasıl anlarım?
İşte sizlere hamilelik belirtileri alt kısımda sıralanmıştır.
Ağrılı göğüsler: Ağrılı göğüsler, gebeliğin en sık görülen semptomlarından biridir. Bu dönemde, meme dokusu hormonlara çok duyarlıdır. Yumurtanın döllenmesinden sonra, vücudunuz Progesteron * ve hCG ** seli ile başlar. Bu hormonlar kan hacminizi arttırır, göğüslerinizin normal olarak şişmesine ve ağrı hissetmesine neden olur.
Spotting(lekelenme): Kadınların çoğu, ışık lekelerini RegL ile karıştırabilir, ancak bunların yüzde 25’i implantasyon sırasında lekelenir. Bacaklarınızın normalden daha kısa veya farklı olduğunu fark ederseniz, bu durum hamile olmanızdan kaynaklanabilir.
Yorgunluk: Tüm gün koşturmuş gibi yorgun hissediyorsanız bu da belirtiler arasında sıralanmaktadır. Hamileliğinizin bu en erken aşamasında bile bebeğiniz vücudunuza neden olan kalorilerinizi kullanmaya başlar. Normalde yetecek kadar mervcut enerjiniz hızlıca tükenir.
Kramp: Regl’de olduğu gibi krampları hissedebilirsiniz, ancak bu aslında implantasyonla tetiklenir (döllenmiş yumurta uterus duvarına yapıştığında). Sonraki dokuz ay boyunca, bedeniniz muazzam genişlemeye hazırlanmak için biraz gerilmiş olabilir.
Meme uçlarındaki renk değişiklikleri: Bu günlerde göğüsleriniz biraz farklı mı? Göğüs renginden sorumlu hücrelerin yanı sıra derin rengi belirleyen hücre aktivitesini etkileyen gebelik hormonudur. Zaten koyu memeleri olan kadınlar bunu ancak 10 hafta sonra fark edebilir.
Mide bulantısı: Gebe kadınların yaklaşık yüzde 85’i birkaç haftadan fazla bir süre boyunca ortaya çıkmayacak olsa da, bazı kadınlar bulantıyı erken gebelik belirtisi olarak görebilmektedir.
Şişkinlik: Yükselen progesteron seviyeleri sindirim sistemini yavaşlatır ve karın normalden daha şişmiş hissedebilir. Bu şişkinlik geçmezse ve rejiniz çok ise, gebelik testi yapmanın zamanı geldi demektir.
Aşerme: Yorgun vücudunuz fazladan karbonhidrat talep edebilir. Karbonhidrat kolayca sindirilecek ve enerji seviyeniz artacaktır.
Baş ağrısı: Artan kan hacmi, gebeliğin ilk haftalarında genellikle hafifçe bastırılan baş ağrılarını tetikleyebilir.
Daha sık idrara çıkma: Böbrekler erken gebelikte daha sık çalışır.
Duygu dalgalanmalar: HCG düzeyi arttıkça, daha fazla yorgunluk hissedersiniz, bu da sizi duygusal dalgalanmalara daha yatkın yapar.
Bazal vücut ısısı: Sabahları oral sıcaklık ölçümü genellikle yumurtlama dönemlerini tespit etmek için kullanılır. Yumurta bırakıldığında, vücut sıcaklığı tipik olarak yaklaşık yarım derece veya daha fazladır ve regüle edilene kadar yüksek kalır. Yani bu ölçümün iki hafta boyunca düşmediğini görürseniz, yolda bir bebeğiniz olabilir.
Sırt ağrısı. Sırt ağrıları, hormonal değişiklikler, kilo artışı ve büyümekte olan göbeğinizden dolayı postürünüzdeki değişikliklerden kaynaklanabilir.
Mide ekşimesi. Hormonal değişiklikler sindirim asitlerini yemek borusundan uzak tutan kasları gevşetir, ancak büyüyen bebeğiniz karnınıza karşı iterken de mide ekşimesine neden olabilir.
Kaşınan cilt. Cildiniz hamilelik sırasında (karın, göğüsler, eller ve ayaklar) gerildiğinde, kaşındırabilir.
Nefes darlığı. Hamilelik hormonları nefesinizin sıklığını ve derinliğini değiştirebilir, yani daha kolay sarılırsınız. Bebeğiniz akciğerlerinize karşı bastırırken, ekstra kilo alma da nefes nefese kalma hissi verebilir.
Progesteron: Menstrüel siklusun ikinci yarısında yükselmeye başlayan hormon (14. günden sonra) ve olası hamilelik haline gelir. Duygu durumunu etkilediği ve aynı zamanda adet öncesi sendromunda da etkili olduğu bilinmektedir.
** hCG: Gebeliğin erken evrelerinde vücutta salgılanmaya başlayan, hamilelik ve idiyopatik gebeliğin belirlenmesini sağlayan bir hormon.